Rüyalarımın şehri. Güzel Mengen.  Terkedenlerin  şehri. Sende doğdum tesadüfen.  Ama sende yaşayamadım. Hep hayallerimi süsledin. Türkiye’yi çok seviyorum. Türkiye’den başka yerde yaşamak istemedim hiçbir zaman. Türkiye’de de en çok sevdiğim üç şehir var. Mengen, Konya ve İstanbul.

    Ormanlık Mengen’de dağınık yerleşim vardır. Bir ev burada, bir ev taaaaa orada. Batı Karadeniz bölgesinde Bolu  İli’ne bağlı bir İlçe. Baştan başa dağlık ve tepelik.

     Mengeç (yün eğirmekte kullanılan mekik), mengel (Ayak bileğine takılan süs bileziği, halhal), mengü (ölümsüz ebedi, su) gibi sözcüklerden Mengen sözcüğünün geldiği düşünülmektedir.

Mengen’in tarihine inersek Hititlere ve Bitinyalılara kadar gideriz. Ardından  Frigyalılar,  Persler, İskender İmparatorluğu, Roma, Bizans, Selçuklu Türkleri, Osmanlı Devleti, nihayetinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni söylememiz gerekir.

       1870 yılında  Mengen Gerede’ye bağlı  bir bucak .  Cumhuriyet döneminde Mengen 1 Ocak 1948 yılında Gökçesu ve Pazarköy bucaklarını içine alarak İlçe haline gelmiş.

       I. Dünya Savaşı’nda  (1914- 1918) yöre halkı,  cepheden cepheye koşmuş, şehit olmuş, yakınları hangi cephede şehit olduğunu bile bilememiştir. Mengen halkı, M. Kemal Atatürk’ün başlattığı Kurtuluş Savaşı’nda da  (1918-1922) yaşlısı ve genci ile cepheye koşmuştur. Mengen, özellikle mutfağı ve  aşçıları ile  ünlüdür. Ayrıca Osmanlı devrinden beri devam eden ,köçeklik denilen folklorik bir özelliği de devam ettirmektedir.

       Kaynaklara göre Fatih Sultan Mehmet Han, Amasra’yı fethi  sırasında ordusu ile , Mengen bölgesinde Hızır Bey (1) denilen sarp ormanlık bölgeden geçmişti. Bu arada Mengen yollarını da yaptırdığı söylenir. (1461). Böylece Babahızır bölgesi Bolu–Kastamonu yolu üzerinde kervanların geçişinde elverişli bir yer olmuştu. Bu sefer sırasında padişah Mengen’de yapılan yemekleri  çok beğenmiş ve  aşçısını saray mutfağına götürmüş.  Mengen’li Yakup Ağa  işe başladıktan  sonra  bazı yakınlarını  yardımcı olarak  yanına almış ve onları aşçı olarak yetiştirmiş. Böylece saray aşhanesi ve mutfağı da adeta bir aşçılık okuluna dönüşmüş. Bu adet bu günlere kadar babadan oğula bir gelenek halinde devam etmekte. Bolulu diye tanıdığımız aşçıların büyük çoğunluğu  aslında Mengenli. Bu gün yurdumuzun  bir çok yerinde  çok çeşitli tesislerde Mengenli aşçılara rastlamak mümkündür. Dünya ülkelerinde Türk Mutfağını başarı ile temsil eden yine Mengenli aşçılardır.

    Mengen Aşçılık Lisesi ve Mengen Meslek Yüksek okulunu da söylemek gerekir. Meslek Yüksek okulunda aşçılık, pasta ekmekçilik ve gastronomi bölümleri bulunmaktadır. Mengen’de 1981 yılından beri Aşçılık ve Turizm festivali yapılmaktadır. İlk olarak Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ ün doğumunun 100. yıl kutlama faaliyetleri dolayısıyla başlatılarak bu güne kadar gelinmiştir.

      Sizlere çoğu kişi tarafından  pek de bilinmeyen Memleketim Mengen’i tanıtmaya çalıştım. Umarım sevmişsinizdir. Görmek isterseniz, çok hoşunuza gidecek. Çünkü doğal güzelliklerine hayran kalacaksınız.

1)Anadolu erenlerinden kabul edilen Baba Hızır’ın Babahızır köyünde  türbesi bulunmaktadır. Yöresel araştırmalara göre, Babahızır’ın  yöreye Türkistan taraflarından geldiği ve bu zatın isminin Hızırbaba olduğu, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından tescil edilmiştir.

Babahızır köyünün mahallelerinden birisi de Akbük mahallesidir. Eskiden 3-5 hanelik olan bu yer şimdilerde her nedense Devrek civarından göç almakta ve 5-10 haneye yükselmiştir.Akbük annemin köyüdür.

Kaynak : Bolu Valiliği ve Mengen Kaymakamlığı yazıları.

Mengen Meslek Yüksek Okulu

Mengen Aşçılık Lisesi